Direskene’den İnek Aldık : 03.01.2011

egirdirhaber.org sitesi köşe yazarlarından Hümmet ÇİFTÇİ’nin “Direskene’den İnek Aldık” başlıklı yazısı.

Tepelilerden aldığımız mantofon cinsi ineğimizi satalı iki ay kadar olmuştu.Evde katık sıkıntısı çekilmeye başlanmıştı.

Annem kimden duymuş bilmiyorum. Direskenede dayımın bacanağı olan Kaşıkçı Alinin Yaşar’da 15-20 kadar inek olduğunu söylemişler. Annem de dayımla konuşmuş Yaşar Amcanın bize uygun fiyat ve vade ile bir inek satabileceğini öğrenmiş.

Bir cumartesi gün Annem, ben ve dayımın oğlu Eyüp abi birlikte ikindi saat 12 sıraları yaya olarak yola çıktık. Bizim köy, Yurtyeri, Belağzı ve Direskene.Direskenede önce dayımın kayınbiraderi Mehmet in evine vardık. Sanırım bize yemek ikram ettiler. Daha sonra Mehmet Amcanın eşi ile birlikte Yaşar amcanın evine gittik. Bizi iyi karşıladı evinde ağırladı. İlk akşam biraz konuştular. İneğin yayladan gelmediğini ancak bizim alacağımız ineğin yarın öğleye doğru yayladan döneceğini söyledi.

Yaşar Amcanın çocukları yoktu o zaman sanırım 15-20 yıllık evli imişler. Çok iyi hatırlayamıyoruma ama hanımı Ayşe teyze bana birkaç şekerleme verdi.Ayşe Teyze ve annem iyi anlaştılar. Yaşar amca yarın öğle ineği bize getireceğini ineğin fiyatını 80000 lira olduğunu ancak bizim ancak parasını Pınar Pazarının ikinci haftası verebileceğimizi söylediğimiz için fiyatın doksanbin lira olması gerektiğini konuştular. Annem ise fiyattan çok ineği vadeli olarak alabildiğimiz için sevinçliydi. İneğin buzağısı yoktu ancak hamile olduğunu, ineğin yavrulamasına çok az bir zamanı olduğu falan konuşuldu.

O gün akşam orada kalacağımız belli olmuştu. Yarın ineğin yayladan gelmesini bekliyecektik. Annem ve Ayşe Teyze o akşam köyde düğün olduğu için onlar kız evine kına gecesi eğlencesi için gittiler. Eyüp abi ile bende köy kahvesine düğün bakmaya gittik.


O gün gece Yaşar amcanın evinde misafir olduk.

Biz sabah kalktığımızda Yaşar Amca çoktan yaylaya ineklere bakmaya gitimişti. Annem ve Ayşe teyze Düğün evine yemek yemeye gittiler. Bende yalnız sokağa çıktım. Pek hatırlayamıyorum ama sanırım sokaktan eve erken dönmüşüm Yaşar amcanın ve yukarıdaki (Şekerağa) Mehmet in evinde kimse yoktu. Ben de annem artık köye gitti diye çocuk aklımla oradan hem ağlaya hem korka koşa koşa bizim köyün göründüğü bel ağzına kadar geldim. Bir baktım kimseler yok. Ne olduysa annem buralarda yoktu. Tekrar geri döndüm. Köye yaşar Amcanın evine geldim. Birde baktım Annem ve Ayşe teyze oturuyorlar. Çok sevindim. Onlarda çok korkmuşlar. Ben kaybodum diye. Eyüp abiyi beni arasın diye köye göndermişler. Az sonra Eyüp abi geldi. Beni bulamamış. Biraz oturduk bize çay verdiler.

Yaşar Amcanın yayladan gelmesini beklmeye koyulduk. Öğle ezanı okunduktan bir iki saat kadar sonra Yaşar Amca yayladan ineklerle dödü. Önünde on onbeş kadar inek vardı. Bizim alacağımız ineği bize gösterdi. Siyah gözlerinin çevre hafif beyezlıklı bir inekti.

Ayşe Teyze yeni ıslanmış yufkalardan sarılmış bir çıkın bize verdi. Yaşar amcada ineği bir yularla taktı. İnek, yayla hayvanı olduğu için biraz huysuzlaştı. İnat etti. Ama annemin hayvanları çok seven ve onların dilinden anlayan gayreti sayesinde ineği oradan aldık köy yoluna düştük. Annem Yaşar amca ve eşi Ayşe Teyzeye çok dua etti. Annem çok sevinçli idi. Evimize bir nimet kapısı girecekti. Bende dua ediyorum Allah razı olsun Yaşar amca ve Ayşe teyze.

O gün akşama doğru köye geldik. Bir ay sonra ineğimiz bir erkek yavru doğurdu. O yılkı yazın Pınar pazarında ineğin buzağısını altmışbin liraya sattık Kalanıda bir yerden borç bularak, ineğin borcunu babam bizim köyden Direskeneye giden bir köylümüzle gönderdi.

Yaşar amca o zaman bizden senet ya da başka bir garanti istemedi. sadece dayımın bir selamı ile alışveriş bitmişti. Birbirine inanç ve güven vardı. Ve ahde vefa. Dostluk da alaverede ayrı değildi.

Kaynak: Eğirdirhaber

Written by harmagan